KAYSERİ

Geniş yolları, restorasyon geçiren sokakları, tam merkezine konumlanmış kalesi ve tarihi yapıları ve otantık semtleri ile Kayseride’yiz! Yıllardır ticari zekası (!) ve pastırması ile gündeme gelen Kayseri’yi Erciyes dağ manzarası, harika tarihi kütüphanesi ve Talas’ı ile görmek iyi geldi 🙂

Doğu Anadolu turununun bir kısmına giriştiğimiz rotada ilk duraklardan biri Avanos diğer ise Kayseri idi. Kayseri’de 1 gece kalır hem dinlenir hem de ertesi gün şehri gezeriz diye düşündük. iyi ki de öyle yapmışız! hem keşfedilecek çok yer varmış hem de beklediğimizde çok çok güzel bir şehirmiş doğrusu. Tam merkezde yer alan kalesi görülmeye değer, içi çok modern şekilde düzenlenmiş, hemen yan tarafında kapalı çarşısı yer alıyor. bir karşı caddesinde eski camiler ve bedestenler yer alıyor.

Kayseri kalesi, büyükşehir belediyesi tarafından restore edilerek Kültür Sanat Merkezi’ ne dönüştürülmüş. İçerisinde modern bir müze, sanat galerileri, sanatçılar sokağı ve keyifli alanlar bulunuyor. Tarihi Romalılara dayanmak ile birlikte Selçuklu Anadolu zamanında bugünkü şeklini almış. Şehrin tam ortasında yer alıyor diyebiliriz.

Kimseye yol  sormayın ama navigasyon en güzeli 🙂 Hürmetçi Sazlığı’ndan başlayarak Kayseri’ye giriş yaptık. Kurşunlu Camii ve Selçuklu Uygarlığı Müzesini gezerek şehre merhaba dedik.

Benim Kayseri’de en beğendiğim 2 yer: açık ara tarihi kütüphanesi ve Kayseri Lisesi oldu. İkisi de korunmuş ve karşı karşıya yer alıyorlar. Yenilenen Kayseri evlerine de çok yakınlar. Bu 3 yeri mutlaka görün. Hatta öyle ki kütüphaneden çıkasım gelmedi, insanın okudukça okuyası ders çalıştıkça çalışası gelir (evet abarttım).

Kayseri lisesi ise pek çok ünlü ismi mezun etmiş. 29. Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar, Ünlü Şair Behçet Kemal Çağlar, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal ve 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül bu isimlerden birkaçı.

Aşağıdaki fotoğraflar ise  kütüphaneye ait. Şehir kütüphanesi olarak kullanılan tarihi binada basılı, elektronik ve sesli olmak üzere 50 bin çeşit kitap bulunmaktaymış. 200 kişilik de kapasitesi var, burada ders çalışmanın ya da kitap okumanın ne kadar zevkli olacağını söylemiştim ama burada çalışmak da harika olurdu doğrusu. 
Talas ise eski yerleşimlerin dekore edildiği ama Kayseri evlerinden farklı olarak tamamen kafe ve sanat galerilerine dönüşmüş evlerden oluşan bir mahalle. Gençler sanki çoğunlukla burada gibi ve bir de gelin-damat fotoğraflarının çekildiği yerlerden biri sanırım; çünkü, biz oradayken 1 saat içinde 4 çift geldi. Tek sormak istediğim şey şu oldu: ‘Ey Kayseri gelinleri neden o kadar fazla  makyaj yaparsınız?’

Veee çocuk ya da çocukları ile gidenler için süper bir yer var: Mazakaland! Biz akşam eğlencesi olarak gittik ve çok eğlendik. Ortalama bir lunapark, yaz akşamı için ideal ve azıcık da çocukları sevindirmek gerekli diye düşündüğümüzde hayat kurtarıcı 🙂

Erciyes’e çıkamadık ve çok kapsamlı gezemedik belki ama çoğu görülmesi gereken yere uğramaya çalıştık. Meşhur dönercisinde (Elmacıoğlu) akşam molası -nefisti-; ertesi gün dönüş yolunda mantı (Anan’nın yeri) yedik ama biraz hayal kırıklığı oldu. Damak tadı herkese göre farklı diyerek konuyu kapatıyorum 🙂 Ananın yeri restoranına kahvaltıya da gelen çok vardı. belki tercihinizi sabahtan yana yaparsınız. her masada kocaman ayılar var yalnız ne anlama geliyor çözemedik 🙂

Şimdi buradan hoooop Elazığ ve Karaleylek kanyonunda tekne turuna doğru yola çıkıyoruz!

 

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir